
ÇOCUK VE HAKLARININ KORUNMA PLATFORMU KOMİTELERİ
HUKUK KOMİTESİ - Aksiyon Planı
1) Çocukların Haklarını Anlatan Kitap
Kitap herkesin anlayabileceği bir dilde kaleme alınan ve Türkiye’deki ulusal mevzuat ve uluslararası hukuk açısından çocuk haklarını anlatan bir kitapçık olacaktır.
Özellikle çocuk hakları konusunda çocukların karşılaştığı hukuk ihlalleri ve tehlikeler ile bunların çözümü ve giderilmesine yönelik başlıklar altında sorunlar anlatılacaktır.
a) Cinsel İstismara Uğrayan Çocuklarımızın Hakları ve Hukuki Korunma Yolları
b) Küçük Yaşta Evlendirilen Çocuklarımızın Hakları ve Korunmasına Yönelik Önlemler
c) Madde Bağımlısı Çocuklarımızın Hakları ve Korunma Yolları
d) Okula Yollanmayan Çocuklarımızın Hakları ve Korunma Yolları
e) Risk Altındaki Çocukların Hakları ve Koruma Yolları
• Aile İçi Şiddete Maruz Kalan Çocuklarımızın Hakları ve Korunma Yolları
• Kurumlarda Şiddet Gören Çocukların Hakları ve Korunma Yolları
• Tutuklu ve Hükümlü Çocukların Hukuki Hakları ve Korunma Yolları
• Sokaktaki Korunmasız Çocukların Hukuki Hakları ve Korunma Yolları
• Çocuk Yaşta Çalıştırılan Çocukların Hukuki Hakları ve Korunması
• Maddi İhtiyaç İçindeki Çocuklara Nafaka Bağlanmasının Hukuki Yolları
• Evlilik Birliği İçinde Ya da Boşanma Sonrası Ebeveynlerinden Biri Tarafından Diğerine Gösterilmeyen Çocukla, Gösterilmeyen Ebeveyni Arasında Kişisel İlişki Sağlanmasının Hukuki Yolları
• Tecavüze Uğrayan ve Hamile Bırakılan Çocuklarınızın Hakları ve Korunma Yolları Kürtaj Olabilme Sorunu
2) Belediyelerle ilişki kurulup ayda bir ya da daha fazla belediyenin
toplayacağı kişilere çocuk hakları konusunda akademisyenler, avukatlar, psikolog ve pedagoglarca bilgilendirme konferanslarının düzenlenmesi.
3) Her yıl 20 Kasım’da Çocuk Hakları Günü’nde büyük bir organizasyon
şeklinde yapılacak “Geleneksel Çocuk Hakları Platformu Konferansı” düzenlenmesi.
4) Yıl içinde çeşitli üniversitelerde çocuk haklarına ilişkin konferanslar
Düzenlenmesi.
EĞİTİM KOMİTESİ - Aksiyon Planı
Türk Milli Eğitimi’nin amaçlarının, çocuklarımızın beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, topluma karşı sorumluluk duyan, yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek olduğunu biliyoruz.
Milli Eğitim Temel Yasası 14 ilke içinde ele alınmıştır.
Genellik ve Eşitlik İlkesi: Eğitim kurumları herkese açıktır ve eşit eğitim olanağı tanınır.
Yöneltme İlkesi: Milli eğitim sistemi, herkesi ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde çeşitli programlarla ve okullara yönelterek yetiştirecek biçimde düzenlenir.
Fırsat ve İmkân Eşitliği İlkesi: Eğitimde kadın, erkek herkese, yoksun, başarılı öğrencilere, özel eğitime ve korunmaya gereksinimi olan çocuklara en yüksek eğitim basamağına dek parasız yatılılık, burs, kredi vb. yollarla gerekli yardım yapılır.
Planlılık İlkesi: Milli eğitimin gelişmesi kalkınma hedeflerine uygun biçimde planlanır ve gerçekleştirilir (yer, personel, bina, tesis vb).
Karma Eğitim İlkesi: Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır.
Bu ilkelere dayalı eğitim sistemimizin, çocuğun bütünüyle, tüm gelişim alanlarında ortaya çıkan farklılıklarına ve haklarına cevap verir nitelikte olması gerekir.
Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’nde (ÇHS Madde 28) uluslararası hukukta bireysel eğitimin amaçlarını vurgulayan en kapsamlı düzenlemedir. 28. maddenin beş alt paragrafında ele alınan amaçlar, temel olarak çocuğun özel gelişme gereksinimleri ile çocuğun insanlık onuru ve haklarının tanınması yönünde ve çocuğun her alanda gelişiminin desteklenmesine ilişkin hedefleri işaret eder.
Platformumuzun görüşüne göre de: “Çocuk ve haklarına saygı eğitimin en temel ve öncelikli koşuludur”. Eğitimin kamusal bir insanlık hakkı olduğu fikrine yürekten inanan tüm üyelerimizle, bu koşulları neden tüm çocuklarımız için gerçekleştiremiyoruz sorusunun cevabını da bulmak için çalışacağız.
Milli Eğitim Bakanlığımızın 2012 açıklamalarına göre: “Bugün, temel eğitimlerini başarıyla tamamlayan çocukların oranı ülke tarihinin en yüksek oranındadır. Okul öncesi eğitimden faydalanan çocukların oranı yine hiç olmadığı kadar yüksektir. Temel eğitimlerini tamamlayan çocukların büyük bir çoğunluğu ortaöğretim okullarına devam etmektedir” şeklinde ifade edilmektedir.
Mart 2012 UNICEF-Türkiye Ülke Raporu’nda çocuklarımızın durumuna genel olarak baktığımızda Milli Eğitim Bakanlığımızdan farklı bir tablo görüyoruz:
Türkiye’de, 6-13 yaş grubunda okul dışındaki çocuk sayısı 651.482’dir. Bu çocukların 484.460’ı 6-10 yaş grubundadır. Yaklaşık her üç çocuktan biri okul dışındadır.
Bu durumdaki çocuklarımız eğitim sistemimizin keskin ve katı kuralları arasında adeta öğütülmektedir ve toplumsal, ailevi ve maddi yönden olumsuz koşulların çocuk için yarattığı dezavantaj, ek önlemler alınmadığı sürece çocuğun eğitimden dışlanmasına sebep olmaktadır. Sosyal dışlanmayla benzer bir kavram olan “eğitimden dışlanma” konusu da komitemizce önemle ele alacağımız diğer bir çocuk meselemiz olacaktır. Okul öncesinden üniversite eğitim kurumlarına kadar olan süreçte, çocuklarımızın eğitim hayatında mutlaka yatay ve dikey esneklikler ve geçişler sağlanarak, insan kapasitesi kaybına neden olan rekabetçi stratejiden, iyileştirici stratejiye doğru anlayış değişikliğini yaratmak üzere çaba harcayacağız.
Bize göre artık, “Ne yaptık?” sorusunun sayısal cevaplarını bir kenara bırakıp, eğitim çıkmazımızla ilgili; görünmeyen, gösterilmeyen ve ruhu olan süreçte, ne, nasıl, niçin yapılmadı ya da yapılmalı sorularının cevaplarına önemle eğilmeliyiz. Bu nedenle platformumuzun şemsiyesi altında eğitim komitemiz bu sorular ve cevapları üzerinde emek harcamaya ve çözüme katkı sağlamaya kararlıdır.
RİSK ALTINDAKİ ÇOCUKLAR KOMİTESİ - Aksiyon Planı
Sokak Çocukları,
Suça Sürüklenen (İtilen) Çocuklar,
Çocuk İhmali ve İstismarı,
Çocuk İşçiliği,
Madde Bağımlılığı altındaki çocuklar hakkında neler yapılabilir?
1. İhtiyaçların belirlenmesi: Çocuklar nerede nasıl bir muameleye maruz kalıyorlar ve bunun boyutları neler? (evde, sokakta, okulda, emniyette, adliyede, cezaevinde / eğitim evinde, yurtta vb.) Neleri veya hangi koşulları risk olarak tanımlıyoruz?
2. Kamu kurum ve kuruluşları ile işbirliği: Her risk grubu altındaki çocuğun ilişkide bulunduğu veya bulunmak zorunda kaldığı kamu kurumları ile işbirliğine gidilmesi.
a. Kamu kurumlarının / Bakanlıkların bu risk faktörlerine ilişkin yasal yükümlülüklerinin ve önlemlerinin incelenip değerlendirilmesi.
b. Sokak çocukları için; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Emniyet Müdürlüğü ve Adalet Bakanlığı gibi.
c. Suça sürüklenen çocuklar için; Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü gibi.
d. Çocuk ihmal ve istismarı için; Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü, Barolar gibi.
e. Çocuk işçiliği için; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gibi.
f. Madde bağımlılığı için; Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü gibi.
g. Kurumların görev alanında olmasına rağmen alınmayan tedbirler veya korumalar için kamuoyu oluşturulması ve yasal işlevselliğin artırılması.
3. Bu konuda çalışan veya bu konuya ilgi duyan platform dışındaki STK’lar ile iletişim
4. Önleyici faaliyetler: Risk altındaki çocukların yoğun olarak yaşadığı bölgelerin belirlenmesi ve buna yönelik koordinasyon merkezlerinin kurulması bu konuda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile işbirliğinin değerlendirilmesi.
Çocuk işçiliğini önlemeye yönelik olarak, çocuğun ekonomik gücüne ihtiyaç duyulan ailelerin belirlenmesi ve o ailelere ekonomik yardım sağlanması için sosyal yardım kurumlarına yönlendirilmesi. Her risk gurubu için önleyici faaliyetler farklılaşabilmektedir. Bu ciddi bir iş gücü gerektirebilir.
AİLE VE ALTERNATİF AİLE KOMİTESİ - Aksiyon Planı
Aile, çocuğun fizyolojik ve psikolojik ihtiyaçlarını karşılayan, çocuğu tehlikelerden koruyan, çocuğun gelişimi için uygun ortamın sağlandığı bir yerdir.
Çocuklar içinde doğdukları ailenin yapısı, kültürü ve olanaklarıyla geleceğe hazırlanırlar. Ailenin çocuk büyütmeye dair inançları, görev ve sorumluluk anlayışları çocuğu şekillendirir.
Çocuk öncelikle ailede korunur.
Günümüzde çocuk haklarının uygulanmasında Türkiye’de sık rastlanan sorunlar: Eğitim ve öğretim yoksunluğu ve/veya yetersizliği, şiddete maruz kalma, erken yaşta ve/veya zorla evlilik olarak saptanmaktadır. Bu sorunlarda kültürel ve ekonomik yapıya bağlı olarak ailelerin etkinliği söz konusudur.
Komitemiz tarafından ailelerle yapılacak psiko-eğitsel çalışmaların çocuk ve haklarının korunmasında işlevsel olacağı görüşüyle projeler oluşturulmuştur:
1- Aile Olmanın Sırları: Bir anne babanın çocukları için yapabileceği en iyi şey, birbirini seven ve sayan, birbirlerinin ihtiyaçlarına ve gelişimine uygun davranan bir aile ortamı yaratmaktır. Bu projede, iyi anne baba olmak için önce mutlu bir eş olmak gerektiğinden yola çıkarak kişilerin evlilik yaşamlarında eşleri ile iletişimlerini geliştirmek ve sağlıklı bir ailenin temellerinin atılmasına destek olmak planlanmaktadır. Bu doğrultuda, evlenme başvurusunda bulunmuş olan çiftlere ortak yaşamın gerekleri, sorun çözme yaklaşımları ve değişen Medeni Yasa konusunda bilgilendirme semineri ve evlilik öncesi danışmanlık programı yararlı olacaktır.
2- Mutlu Aile-Mutlu Çocuk Programı: Anne-babanın çocuğu anlama, çocuğun gelişim dönemlerini bilme, ihtiyaçlarının farkında olma, kendi anne ve babalık özelliklerini fark ederek çocuklarını büyütme ve yetiştirmede yardımcı olunması amaçlanmaktadır. Böylece, anne-baba olan veya anne-baba olmaya hazırlanan çiftlere çocuk yetiştirme konusunda bilgi verilmesi ve anne-babaya çocuk büyütürken karşılaşacakları zorluklarla ilgili beceri kazandırılması hedeflenmektedir.
3- Ailelere ulaşmak amacıyla televizyonda yayınlanmak üzere, kısa bilgilenme DVD’lerinin hazırlanması projelerimiz arasındadır.
4- Okullarda anasınıfında ve lise öğrencisi çocuğu olan ailelere yönelik psiko-eğitsel çalışmalar yapmayı projelendirdik.
5- Sevgi evleri, koruyucu aile modelleri ihtiyaçları ve denetim mekanizmalarına yönelik araştırma ve çalışmalar yapmayı planlıyoruz.
ULUSAL VE ULUSLARARASI STK İLİŞKİLERİ KOMİTESİ - Aksiyon Planı
Komitenin genel amacı Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu’nun ve üye STK’ların çocuk ve hakları alanında öncü faaliyetleri geliştirmesine katkıda bulunmak, politika geliştirme ve uygulama süreçlerinde aktif katılımını sağlamak suretiyle kamu reformlarına etki etmek ve kamuoyunda farkındalık yaratmaktır.
Bu kapsamda yer alan özel amaçları:
1. Ulusal düzeyde platformun faaliyetlerini güçlendirmek üzere yönetsel açıdan etkin bir yapıya ulaşmasını sağlamak için çalışmalar gerçekleştirmek.
2. Platform üyeleri arasında iletişim, bilgi paylaşımı ve ortak proje geliştirme kapasitesini artırmak.
3. Platform çalışmalarını desteklemek üzere STK’lar arası ortak projeler üretmelerini sağlamak.
4. Bu projeler için kaynak yaratmak amacıyla ulusal ve uluslararası kuruluşlarla iletişime geçmek.
5. Türkiye’de “çocuk ve hakları” alanında kamuoyunda farkındalık yaratmayı ve politika geliştirme süreçlerine aktif katılımı sağlamak üzere toplumun her kesimine ulaşmak ve reform süreçlerini etkilemeye yönelik savunuculuk faaliyetleri yürütmek.
6. Ulusal ve uluslararası araştırmaları, yayınları, yenilikleri takip ederek, bu faaliyetleri platform çalışmaları altında yürütülmesini sağlamak.
7. Sektörler arasında yeni işbirlikleri modelleri geliştirmek ve uygulamak.